8 Mart 2012 Perşembe

adın ne reşit, kendin söyle kendin işit..

ne salakça yaa, sana yanlış bir şey yapıyorsun havası veriyor aklı sıra..blogumu açınca beliren o kocaman kıpkırmızı harflerle bu siteye erişim yasaklanmıştır yazısı.  hadi ordan..
dns ayarları var internette arastırın bulun.. 

ay içim geçmiş...

gözlerimin altını beyaza dudaklarımı ve tırnaklarımı kırmızıya boyasam da değişmez.. 3 saat uyusam da aynı 13 saat uyusam da..
adam bana çaya gelmişti, ne tatlı.. çay içip sohbet ettik.. gerçek değilse de değil...

yazacaklar fena birikti.. zaman bulamıyorum lafına çok özenirdim çocukken.. nasıl olmaz insanın zamanı derdim.. o kadar sıkılıyordum ki.. yapacak o kadar çok şeyim olsa ki zamanım yok desem diyordum, al sana iş.. yap hadi..
 
eskiden saçma sapan kanallar, dannn diye bir bas piyano ile kocaman kocaman çayda bilmem ne varmış derdi.. gülerdik, anasını satayım sanki cayda kıyamet alameti var gibi, habere bak derdik..
bir kaç haftadır haberleri izlemek yürek istiyor.. hep öyleydi ama gercek kıyamet Japonya'da, Libya'da kopuyor.. bu da bizim evrimimiz işte, fazla çoğaldık, yakarak yıkarak kendimizle birlikte dünyayı da sileceğiz galaksi tarihinden.. hayır adı kıyamet olacak ona sinir oluyorum..

ey inananlar,
size sesleniyorum, bayrakları, sınırları tanrı göndermedi!!!!! bunu bildiğim için hiç bir bayrak ya da hiç bir toprak parçasının kutsal olamayacağını da biliyorum..

ey ruh geldiysen üç kere tıkla..

kafamı bozuyorlar

kurcalıyorlar, kurcalıyorlar, bir vida fazla çıka çıka al işte, soluğu psikiyatristte aldım.. aldım da ne fayda;
doktor: al sana ilaç..
ben: (ne diyorsun), bi hapla yeniden yemek yiyebilceğim yani?
dr: evet
ben: peki, ilaçsız olmaz mı? sebepleri önemli değil mi? nasıl başladığını sormadınız...
dr: olmaz.. olsa da altı ay sürer, nasıl başladığı önemli değil..
ağlıyorum...
dr: size her şeyin ne kadar olumsuz göründüğünün farkındayım, bu bir hastalık ve tedavisi var..
ben: peki..
eczaneden ilacı aldım, içtim.. berbat bir uyku, berbat bir uyanış, bütün gün esnemek ve mide bulantısı.. tüm gün yarım bardak portakal suyu, bayılmak üzere iken yarım paket fındık krokant ve motorda bir adet nur topu gibi panik atağım oldu.. hahaha, panik yok, prospektüse yazmış adam.. hepsi yan etkilerde mevcut.. bir de internette kullananların bırakmaya çalışırken yaşadıkları var.. ooo, bu ne be, attım gitti çöpe.. allahım sen soktun, sen çıkar.. ertesi gün daha iyiydim, sevgilimle barıştık, geçti hepsi.. şimdi orda sotede bekliyor, hissediyorum, söyledikleri doğru mu kurgu mu hala bilmiyorum.. ama acıkıyorum, yiyorum, uyuyorum, hissediyorum.. çalışmamak tembellikten.. e daha noolsun..
bir muhtelif gıda olarak muz.. masamda delirmiş bir mor menekşe, anne sevgisine ithafen..